0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

7 Unsurda Girişimcilik ve Startup Farkı

“Her Startup Bir Teşebbüstür Lakin Her Teşebbüs Bir Startup Değildir!”

Girişimcilik ve startup kavramları gündelik lisanda birebir manalarda kullanılsa da ortalarında birçok farklılık bulunuyor. Pekala, bu farklılıklar neler? Yeditepe Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Müdürü Prof. Dr. Serkan Topaloğlu, klasik girişimcilik ve startup girişimciliği ortasındaki farkları anlattı.

“Aslında her startup bir teşebbüstür fakat her teşebbüs bir startup değildir” diyen Prof. Dr. Topaloğlu,

geleneksel teşebbüslerin kar maksimizasyonu gözetirken startup’ların büyüme odaklı stratejiler geliştirdiğini vurguladı.

Geleneksel Teşebbüsler ile Startup’ların Farkları

Prof. Dr. Serkan Topaloğlu, “Startup, süratli büyüme için tasarlanmış, teknolojiyi sunan ve kullanan, muhtaçlık gideren hatta yeri geldiğinde gereksinim haline getiren, esnek yapılı, gelişmeye, geliştirmeye müsait, küreseli hedefleyen teşebbüstür. Sanıldığının bilakis startup’lar büyük şirketlerin küçük versiyonları değil, bir şirket yapısıdır. Amaç, şirket değerlemesini yükseltmektir. Sermayelerini yatırımcı ve/veya hibe fonları ile oluşturmaya ve genişletmeye çalıştıkları için klasik şirketlere nazaran çok daha az risk lakin çok daha fazla belirsizlik barındırır. Klâsik girişimcilik ise risk barındırır, zira o işi kurarken şirkete sermaye yatırılır ve satış odaklı planlamalar yapılır” dedi.

“Startup’lar Yenilikçidir”

“Aralarındaki en temel fark, klâsik teşebbüslerin kar odaklı olması ve buna karşılık startup’ların büyüme odaklı olması diyebiliriz” sözlerini kullanan Topaloğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Silikon Vadisi’nden çıkmış ve şu an dünyanın en pahalı şirketleri listesinde yer alan startup’larda hala kar etmeyenler olduğunu biliyoruz. Klâsik girişimcilikte var olan fikirlerin emsal uygulamalarını görürüz; mevcut işler güzelleştirilir yahut sürdürülür fakat startup’larda iş fikri yenilikçidir. Klâsik teşebbüslerde rekabetçilik anlayışı vardır. Startup’larda ise paylaşım iktisadı… Yani otomobil satın almaktansa dakikalık araç kiralama uygulamaları yahut konutunuzu boş olduğu vakitlerde çeşitli uygulamalar üzerinden kiralamanız buna örnek gösterilebilir. Bir öbür kıymetli fark ise startup’ların süreksiz bir tertip olmasıdır. Bunun sebebi iş planlarında bir “exit stratejisi” yani şirketten çıkış stratejisi olmasıdır. Ortalama 10 yıllık şirket ömürleri vardır. Hatta olmalıdır diyebiliriz. Bunun yanı sıra klâsik teşebbüsler kalıcı organizasyonlardır. Jenerasyondan jenerasyona aktarılır. Çoklukla bir yahut iki kurucu olur. Startup’larda ise ortalama 3 tahminen daha fazla kurucu ortak olduğunu görürüz. Kurucu takım değerlidir. Süreç içerisinde şirkete yeni yatırımcılar girdikçe kurucu ortakların payları azalır lakin şirket pahalandığı için payları azalsa da kıymeti artar” diye anlattı.

Geleneksel Girişimcilik Startup Girişimciliği

Risk var Belirsizlik var

Uygulama Arayış (Keşif)

Verimlilik Yıkıcılık

Kalıcı bir tertip (kuşaktan kuşağa) Süreksiz bir tertip (Exit Stratejisi)

Satış/Karlılık odaklı Büyüme odaklı

Rekabetçilik Paylaşım ekonomisi

Mevcut işlerin iyileştirilmesi/sürdürülmesi Yeni işler geliştirilmesi (Ar-Ge)

Startup Kuruluş Aşamaları

Yeditepe Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Müdürü Prof. Dr. Serkan Topaloğlu, startup’ların kuruluşunda geçilen basamakları da şöyle anlattı: “Yeni kuşak teknoloji şirketleri, startup’larda, iş fikri, bir sorunu fark etmekle ortaya çıkar. Soruna tahlil geliştirilir. Geliştirilen tahlil kesinlikle test edilir, muhtaçlıklar tahlil edilir. Bu süreç fikrin ve gereksinimlerin doğrulanması yani ‘validasyon’ sürecidir. Sadece girişimcinin gereksinimine nazaran değil, pazarın da sahiden bu türlü bir esere muhtaçlığı var mı, âlâ tahlil edilmelidir. Tahminen de pazarı siz yaratırsınız, bu da bir seçenektir. Muhtaçlık gideren hatta yeri geldiğinde gereksinim haline getiren yapılar; internet, bilgisayar, yapay zekâ, blok zincir, akıllı telefonlar bu tip yıkıcı inovasyonlara örnek gösterilebilir.” diye söz etti.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı