0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinin akabinde sessizliğe bürünen UYGUN Parti’de gözler 26 Ağustos Cumartesi günü Genel Lider Meral Akşener’in Afyonkarahisar’da yapacağı açıklamalarda. Seçimlerin akabinde tek konuşmasını partisinin kurultayında yapan ÂLÂ Parti Genel Lideri Akşener, Afyonkarahisar’da gerçekleşecek açık hava etkinliğinde seçimlerden sonraki birinci halk buluşmasını gerçekleştirecek. UYGUN Parti’de, Afyonkarahisar Valiliği’nin müsaadesiyle Kocatepe eteklerinde düzenlenecek açık hava toplantısına iştirakin yüksek olması beklentisi hâkim. Parti Sözcüsü Kürşad Güçlü, toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, birinci başta kapalı spor salonunda düzenleneceğini duyurdukları buluşmanın Kocatepe’de açık hava toplantısı olarak değiştirildiğini söz ederek, 81 vilayetten vatandaşları aktifliğe davet etti.

Akşener’in konuşmasında UYGUN Parti’nin “iktidar” amacı için izlenecek yol haritasının çerçevesini çizmesi beklenirken, bu konuşma öncesinde yaşanan GÜZEL Parti temaslı gelişmeler ve Cumhur İttifakı paydaşlarından gelen davetler dikkat çekiyor.

Akşener Erdoğan ile görüştü

26 Ağustos öncesinde Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme yaptığı tarafındaki haberler de dikkatlerden kaçmadı. T24′ün haberine nazaran; Ankara’da silahlı hücum sonucu öldürülen eski Dava Ocakları Genel Lideri Sinan Ateş’in öğretmen eşi Ayşe Ateş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) ÂLÂ Parti’nin Küme danışmanı olarak görevlendirildi. Lakin bu misyon için Ayşe Ateş’in takımının bulunduğu Ulusal Eğitim Bakanlığı’ndan onay gerekiyordu. Bakanlık bu görevlendirmeyi yapmayınca Akşener, Ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i aradı. Habere nazaran, buradan da sonuç alınamayınca Akşener Erdoğan ile görüştü ve sorun çözüldü.

İsmini vermek istemeyen, DÜZGÜN Parti içerisinde Akşener’e muhalif eski bir yönetici, bu görüşmenin “ilginç” olduğunu söylerken, “Basit bir atama gerekçesiyle cumhurbaşkanının aranması bana gerçekçi gelmedi. Öteki bahisler görüşüldüğünü düşünüyorum” tezinde bulundu. DÜZGÜN Parti’den bu görüşmeye ve içeriğine dair rastgele bir açıklama ise yapılmadı.

Akşener hakkındaki soruşturmada takipsizlik kararı

Bu görüşmeden çabucak sonra ve 26 Ağustos konuşması öncesi dikkat çeken bir haber de yargıdan geldi. Akşener hakkında, bâtın şahit beyanlarına dayandırılarak yedi yıldır devam eden “FETÖ soruşturmasında” savcılık, “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verdi. “Yağmur” kod isimli saklı şahit yedi sene evvel “FETÖ’nün partilere sızmak istediğini bunun için Akşener isimli kişinin kullanıldığını” öne sürmüştü. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bu argüman üzerine yürüttüğü soruşturmada dava açmayıp soruşturmayı kapattı.

DÜZGÜN Parti kurmayı bu karara ait DW Türkçe’ye, “Bugüne kadar sonuçlandırılmaması yanlıştı. Baştan aşağı bir kara propaganda soruşturmasıydı” değerlendirmesini yaparken bu kararın tam 26 Ağustos öncesine denk gelmesine ait soruya karşılık olarak ise “yorum yapma gereği duymadığını” söz etti.

İYİ Parti’den ayrılan muhalif isimler ise bu kararın 26 Ağustos öncesi olmasının tesadüf olamayacağını savundu ve “İktidar YETERLİ Parti’ye bir ileti veriyor. Bu ileti MHP üzerinden başladı mahallî seçime giderken de sürecek” yorumunu yaptı.

Muhalif bir kurmay da, GÜZEL Parti’den ayrılan Aytun Çıray’ın Cumhuriyet gazetesine yaptığı, “Kılıçdaroğlu’na seçimi Akşener’in masadan kalkması kaybettirdi. Bu atılım seçimi kim kazandıysa ona yaradı” açıklamalarını hatırlatarak, buna parti idaresinin sessiz kalmasının da dikkat cazip olduğu yorumunu yaptı.

MHP ve AKP’den gelen açıklamalar

Bu gelişmeler öncesinde de MHP ve AKP’den dikkat alımlı açıklamalar geldi. MHP başkanı Devlet Bahçeli, ÂLÂ Partililere lokal seçimde “komşu olmayı” yani ittifak yaparak seçimde iş birliği yapmayı teklif etti. Bahçeli, 2019 yılında da ÂLÂ Partililere “yuvanıza dönün” daveti yapmıştı. YETERLİ Parti Sözcüsü Kürşad Şiddetli, Bahçeli’nin Ağustos ayı ortasında yaptığı son çağrıyı “Ülkemizin pak kalpli insanlarını, milliyetçilerini, vatanseverlerini, Türkiye sevdalılarını ülke ve millet hayrına UYGUN Parti’de de buluşmaya davet ediyoruz” kelamlarıyla geri çevirdi.

AKP’den de Bahçeli’nin ittifak davetine ait dikkat çeken bir yorum geldi. Genel Lider Yardımcısı Hamza Dağ, “İYİ Parti’nin yeri PKK ve FETÖ’nün yanı değildir. Bir siyasi parti artık belli bir müddeti geçmiş, aktörleri muhakkak olmuş ve büsbütün de öbür bir siyasi partinin gerisinde piyon olmuş bir partinin söyleyeceği kelamın vatandaşın nezdinde karşılığı olmaz” diyerek dayanak verdi.

Karşılıklı açıklamalar sürerken bu sefer GÜZEL Parti içerisinden MHP’ye yeni bir davet geldi. YETERLİ Parti Genel Lider Yardımcısı Tolga Akalın, “üçüncü yolu kuralım” çıkışı yaparken milliyetçilerin birleşmesi gerektiği istikametinde görüşlerini kamuoyuna açıkladı. Lakin bu davet MHP tarafından reddedildi. MHP Genel Lider Yardımcısı Semih Yalçın, “MHP’yi yok sayarak -milliyetçilik üzerinden- üçüncü bir siyasi yol inşa etmeye çabalamak, deniz üzerinde yürümekten farksızdır” görüşünü lisana getirdi.

Tüm bu açıklamalar karşısında YETERLİ Parti önderi Meral Akşener sessizliğini korudu. Akşener’in Afyon’daki açık hava etkinliğinde bu tartışmalara dair bir bildiri vermesi bekleniyor.

“İttifaklara dair argümanlar asılsız”

Hem bu gelişmeler hem de MHP ve AKP’den gelen açıklamalar ışığında GÜZEL Parti’den ayrılan muhalif isimler partinin “Cumhur İttifakı’na yakınlaşacağını” argüman ediyor.

Parti içerisinde bir kesim ise CHP ile iş birliğinin muhakkak alanlarda sürmesinden yana. DW Türkçe’ye bilgi veren üst seviye bir kurmay, DÜZGÜN Parti’nin bilhassa lokal seçimlerdeki kritik rolünün her kesim tarafından görüldüğünü belirtiyor. Bu nedenle AKP’nin de MHP’nin de CHP’nin de kendileri ile yol yürümek isteyeceğini savunan kurmay, “İYİ Parti iktidar amacı ile tek başına yola çıkacak. Kimseyle bugünden bir pazarlığa girip ‘gelin ittifak yapalım’ demeyeceğiz. Cumhur İttifakı’nda da Millet İttifakı’nda da yer alacağımız yorumları temelsiz. İttifaklara dair bir karar yok” yorumu yapıyor.

Kendilerinin bir ittifak görüşmesi yapmayacaklarını lakin görüşmek isteyenlere hangi parti olursa kapılarının açık olacağı da parti yöneticileri tarafından tabir ediliyor. DÜZGÜN Parti’de iktidar partisi AKP ile yol yürünmesi gerektiğini savunanlar da var. Bu isimler bu telaffuzlarını “Ülkeyi beş yıl yönetecek iktidarla ortak hareket edilirse atılacak yasal adımlarda aktif olabiliriz” kelamlarıyla gerekçelendiriyor. İttifak ve iş birlikleri konusunda şu ana kadar Meral Akşener’den yapılmış rastgele bir açıklama ise yok.

Ankara ve İstanbul tavrı farklı olabilir

Yerel seçimlere giderken DÜZGÜN Parti’deki ana maksat ittifaksız 81 vilayette kendi adayı ile seçimlere girebilmek. Lakin burada İstanbul, Ankara, Antalya, Adana üzere büyükşehirlerde farklı yol izlenebileceğinin de altı çiziliyor. Bunun münasebeti olarak da parti kurmayları, yine aday gösterilmeleri ihtimali bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş’ın UYGUN Parti idaresinde ve tabanında sevilen isimler olmasını örnek gösteriyor. Ayrıyeten seçimler öncesinde bu isimlerin “cumhurbaşkanı adayı” olarak dahi dillendirildiği hatırlatılarak, “Cumhurbaşkanlığına onay verilen isimlerin belediye liderlerine onay verilmemesinin çelişki olacağı” yorumları da yapılıyor.

Ancak DÜZGÜN Parti’de bugünden bir dayanak açıklaması yapılmayacak ve öncelikli olarak CHP’deki kongre süreçlerinin tamamlanması ve adayların resmen belirlenmesine dair süreçlerin başlaması beklenecek.

DW Türkçe’ye VPN ile nasıl erişebilirim?